3I/ATLAS: Evrenin Derinliklerinden Gelen Misafir

Gökbilim dünyası, Haziran sonunda keşfedilen ve Temmuz ayında NASA tarafından doğrulanan 3I/ATLAS’la bir kez daha heyecanlandı. Güneş Sistemi’ni ziyaret eden üçüncü yıldızlararası cisim olan bu kuyruklu yıldız, sıradışı görüntüleri ve devasa güneşe dönük jetleriyle gökbilimcilerin dikkatini çekiyor.

3I/ATLAS’ın çapının 5 ila 11 kilometre arasında olduğu tahmin ediliyor. Bu, onu şimdiye kadar gözlemlenen en büyük yıldızlararası ziyaretçilerden biri yapıyor. Üstelik milyarlarca yıl önce, Güneş’ten çok önce oluşmuş olabileceği düşünülüyor. Kimi ufak araştırmacılar, bu cismin “dünya dışı bir keşif aracı” olabileceğini iddia etse de, bilim insanlarının büyük çoğunluğu cismin doğal bir kuyruklu yıldız olduğunu vurguluyor.

Ağustos ayında Kanarya Adaları’ndaki Teide Gözlemevi’nde çekilen görüntüler, bu hipotezi destekleyen güçlü kanıtlar sundu. Görüntülerde, cismin çekirdeği siyah bir nokta gibi gözükürken çevresinde parlak bir toz halkası ve güneşe doğru uzanan mor bir “jet” dikkat çekiyor. Astrofizikçi Miquel Serra-Ricart’ın ifadesiyle, “Bu tamamen olağan bir durum. Jetler güneşe doğru, kuyruk ise ters yönüne uzanır.”

Kuyruklu yıldızlar Güneş’e yaklaştığında yüzeyindeki buz tabakaları buharlaşır ve binlerce kilometre uzunluğunda gaz püskürmeleri oluşturur. 3I/ATLAS’tan çıkan jetin yaklaşık 10 bin kilometreye ulaştığı tahmin ediliyor. Büyük ölçüde toz parçacıkları ve karbondioksitten oluşan bu jet, James Webb Uzay Teleskobu’nun Ağustos ayında tespit ettiği gaz bulutuyla da uyumlu.

3I/ATLAS, 3 Ekim’de Mars yakınından geçtikten sonra 29 Ekim’de Güneş’e en yakın noktaya ulaşacak. Şu anda Dünya’dan gözlemlenemese de Kasım ortasında tekrar görünür hâle geldiğinde, gökbilimciler bu gizemli misafirin Güneş yakın geçişi sonrası değişimini izleme fırsatı bulacak.

Bu yıldızlararası ziyaretçi, hem yapısı hem davranışıyla evrenin ne denli sürprizlerle dolu olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. 3I/ATLAS, gizemli görüntülerine rağmen, bir “uzaylı araç” değil; yalnızca evrenin derinliklerinden gelen doğal bir misafir. Ve bize, gökyüzünün hâlâ keşfedilmeyi bekleyen sırlarla dolu olduğunu hatırlatıyor.

Yorum gönder