Eldiven ve Gözlük Zorunluluğu: Güvenlik mi, Yeni Bir Ceza Kalemi mi?

Türkiye’de bugün itibarıyla yürürlüğe giren yeni bir düzenleme, bisiklet, motosiklet, elektrikli bisiklet ve traktör kullanıcıları için yeni bir dönemi başlattı. Artık sadece kask takmak değil, eldiven ve koruyucu gözlük kullanmak da zorunlu hale geldi. Üstelik bu zorunluluk, motosikletin arka koltuğundaki yolcuları da kapsıyor.

Amaç belli: trafik kazalarında yaralanma riskini en aza indirmek, sürücülerin ve yolcuların güvenliğini artırmak. Ancak uygulamanın bu kadar geniş bir kesimi ilgilendirmesi, bazı soruları da beraberinde getiriyor.

Kağıt Üzerinde Doğru, Sahada Karmaşık

Eldiven ve gözlük kullanmak, özellikle motosiklet sürücüleri için elbette hayati öneme sahip. Yüksek hızda seyir halindeyken yüzünüze çarpan toz, taş ya da böcek, saniyelik bir refleksi bile etkileyip kazaya yol açabilir. Eldivenler de olası bir düşüşte elleri koruyarak ciddi yaralanmaların önüne geçer.

Ancak sahadaki tablo, teorideki kadar basit değil. “Koruyucu eldiven” ve “koruyucu gözlük” kavramlarının tanımı net değil. Basit bir kumaş eldiven yeterli mi? Gözlük deyince güneş gözlüğü sayılır mı, yoksa sertifikalı ekipman mı gerekiyor? Bu belirsizlikler, denetimlerde tartışma yaratmaya aday.

Kasktan Sonra Yeni Bir Masraf Kalemi

Kask zaten zorunluydu ve birçok kullanıcı için ekonomik bir yük oluşturuyordu. Şimdi bu listeye eldiven ve gözlük eklendi. Üç parça ekipmanın asgari güvenlik standardında alınması, ortalama bir motosiklet sürücüsü için bin lirayı aşan bir masraf anlamına geliyor.

Bisiklet kullanıcıları içinse durum daha da tartışmalı. Motoru olmayan bir ulaşım aracına, hatta birçok şehirde hâlâ bisiklet yolu bile bulunmazken, “eldiven ve gözlük zorunluluğu” getirmek ne kadar adil?

Amaç Can Güvenliği Olmalı, Ceza Geliri Değil

Trafikte her yeni kural, önce niyetle ölçülür. Eğer bu düzenleme sadece ceza kesmek için değil, insan hayatını korumak için yapıldıysa, önce bilgilendirme ve teşvik ön planda olmalıydı.
Kural bugün yürürlüğe girdi ama halkın büyük kısmı hâlâ bu zorunluluktan habersiz. Eldiveni olmayan bir bisikletli, sırf markete giderken durdurulup cezayla karşılaşırsa bu, vatandaşın devlete güvenini zedeler.

Oysa bu tür düzenlemeler eğitimle, kampanyayla ve uygun fiyatlı ekipman desteğiyle güçlendirilse, toplumdan daha fazla kabul görür.
Güvenlik kültürü, ceza korkusuyla değil, bilinçle yerleşir.

Yasayla Değil, Akılla Korunmak

Eldiven ve gözlük zorunluluğu, doğru bir fikir ama yanlış bir başlangıçla uygulamaya konuldu. Devletin görevi vatandaşını cezalarla değil, tedbirle korumaktır.
Bir kuralın başarılı olması, sadece kanunda yazmasıyla değil, halkın o kurala inanmasıyla mümkündür.

Bu düzenleme umarız ki yeni bir ceza kapısı değil, gerçekten hayat kurtaran bir bilinç dönüşümünün başlangıcı olur.
Unutmayalım: trafikte en güçlü kural, vicdandır.